2007 yılının bir özelliği
yıl başının Kurban Bayramı ile aynı günde olması idi. Dolayısıyla her ikisinde
yapılacak işler ve hissedilecek duygular birbirlerine karışmıştı.
Pazar günü saat altı
cıvarında uyandım. Alışkın olduğum için bayram Namazı’na hazırlandım ve
Yürüyerek Yenişehir Şehitler Camisine gittim. Hafif bir rüzgar esiyordu.
Aralığın son günü olmasına rağmen Kıbrıs’ta
fazla bir soğuk yoktu. Türkiye’den
görevli İmamımız çok güzel bir vaazdan sonra kalabalık bir cemaatle namazı
kıldık. Çıkışta yine bir hüzün kaplamıştı her tarafımı çünkü yine o anda
bayramlaşacağım bir yakınım yoktu yanımda.
Eve geldim. Çocuklar
uyuyordu. Biraz kitap okudum. Uyanan kişilerle bayramlaştım ve kahvaltı ettik.
Bu gün keseceğimiz kurban için saat birde gelmemizi söyledi kesimhane
yetkilileri bizde on iki civarında aracımızla oraya gittik. Dört öğretmen ortak
bir kurban kesiyorduk. Fakat işler saatinde gitmedi. Beklemekten yorulduk. Saat
dörte doğru kasap haricten bizden bıcak parası istedi. Sanki doktor ameliyat
edecek ve mecburen istediği parayı verdik. Bizim kurbanımızı kesti. Modern bir
tesiste çok temiz ve iyi bir işçilikle bize teslim ettiler. Buradan ayrılırken
ovanın üzerine karanlık yavaş yavaş çöküyordu. Bir ibadeti ve geleneği yerine getirmenin
mutluluğu ile eve gittik. Fakat evde farklı bir heyecan vardı.
Bugün
2006’nın son günü idi. Herkes heyecanla yıl başı kutlamalarına gitmek
istiyordu. Özelliklede çocuklar bir an önce Girne’ye gitmek için
sabırsızlanıyorlardı. Biraz dinlendikten sonra saat 9:30 cıvarında Lefkoşa’dan
Girneye arabamla hareket ettik.Girne sahilinde turumuzu attıktan sonra Ayna grubunu dinlemeye gittik. Erhan Güleryüz
her zaman ki gibi siyah güneş gözlüklerini takmış ve kış ortasında kolsuz tişortünü giymişti. Daha çok gençlerin ilgi gösterdiği konser sevilen Ayna
şarkıları ile devam etti.
On ikiye yakın sahneye
gelen Girne Belediye Başkanı Aygın yine kıbrıs meselesinden, barıştan dem
vurdu. Fakat kimse dinlemedi ve yeni yıla rengarenk havai fişeklerinin
aydınlığında girdik.
Kızımın “2006 yılı senin
için nasıldı?” sorusuna
“-Hayatımın keyifli ve güzel geçen
yıllarından biriydi” şeklinde cevapladım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder